26 Kasım 2008 Çarşamba

Ken Russell: hayatıma yöne verenler


Çaykovski (1970) ve Tommy (1975) gibi filmlerin yönetmeni Ken Russell, geçen hafta The Times’a yazdığı yazıda, hayatını etkileyen en önemli şeyleri 10 maddede sıraladı. 81 yaşındaki Russell, etkilerin insan yaşamında son derece önemli olduğu ve onlara minnettar olmamız gerektiği düşüncesinden yola çıkmış: “Bir dinadamı, Hugh Thomson Kerr, şöyle demiş: ‘Zeka dediğimiz şey tamamen intihalden ibarettir, yalnızca aptallık orjinaldir’. İtiraf ediyorum ki, orjinal biri sayılırım, ama şansıma pek çok şeyden etkilendim.”

Gelelim ünlü İngiliz yönetmenin hayatını şekillendiren etkilere:

1) Filmler: Annem gerçek bir sinema tutkunuydu. Okula başlayana kadar beni haftada üç kez filme götürdü.

2) Atkestanesi Ağacı: Bahçemizdeki ağaç, her filmle birlikte ayrı bir nesneye dönüştü, hayagücümü geliştirdi.

3) Busby Berkeley: Onun muhteşem filmleriyle büyülenmiştim.

4) Jean Cocteau: Özellikle de Güzel ve Çirkin.

5) Amelia ve Melek: Güzel ve Çirkin’den esinlenerek çektiğim ilk filmim, bana televizyonun kapılarını açtı.

6) Sir Huw Wheldon: İlk televizyon programımın yapımcısı ufkumu genişletti.

7) Klasik müzik: Filmlerimdeki görüntüleri müzik dinlerken keşfediyorum.

8) Katolik Kilisesi: Vaftiz edilmeden önce papaz sordu: ‘Bu büyük adımı atmadan önce söylemek istediğin bir şey var mı?’ ‘Doğruyu söylemek gerekirse Peder, bazen Tanrı’ya inanmıyorum’. ‘Aramıza hoşgeldin’ diye yanıt verdi.

9) Skiddaw Dağı: Coleridge’e göre ‘Tanrı’nın varlığının bir göstergesi’.

10) Öteki: Son olarak karım ve hayat arkadaşım Elise’i anmalıyım. Beethoven’e göndermeyle diyebilirim ki, yaptığım her şey ‘für Elise’ (Elise için).

Hiç yorum yok: